Kasık Fıtığı Ameliyatı

Kasık Fıtığı

Genel anlamda fıtık, vücutta bulunan bir yapının, organın bir nedenle normal anatomik yerinden komşu alanlara yer değiştirmesidir. Kasık fıtığında bu, karnımızın içinde bulunan organların, kasık bölgesinde zayıflamış alandan karnın dışına yer değiştirmesi olarak meydana gelir.

Kasık fıtığının en temel sebebi insanoğlunun iki ayaklı olmasıdır. Dört ayaklılarda kasık fıtığı yoktur. İspatlanmış en önemli etken de, bağ dokunun kalitesini bozduğu için, sigaradır.

Erişkin fıtığın oluşması için temel şart, bağdokunun bozulmasıdır. Bağdoku bozulmasından sonra karın içi basıncı arttıran durumlar fıtığın belirginleşmesini kolaylaştırır.

Kasık ağrısı ve kasıkta şişlik en sık belirtilerdir. Genellikle başlangıç zamanlarında ağrı daha belirgin bulgu iken, fıtık büyüdükçe şişlik yakınması ön plana geçer.

Kasık fıtığının teşhisi muayene ile konur. Mueyenede saptanmayan kasık fıtıkları için ki daha çok kadın hastalarımızda olur bu, nadir de olsa görüntüleme yapmak gerekebilir.

Kasık fıtığının tedavisi cerrahidir. Cerrahi dışında problemi çözebilecek bir yöntem yoktur. Boğulmuş fıtık durumu dışında bu ameliyat acil olarak yapılmaz. Kasıktan dışarıya çıkan organın pozisyon değiştirmek ya da manuplasyon ile yerine gönderilememesi ve sıkışan organın beslenmesinin bozulması durumunda durum acilleşmiş demektir ve hemen ameliyat edilmelidir.  

Durum acilleşmediği sürece, eğer ameliyat olmamakta direnirseniz normal ömrünüzü kasık fıtığınızla tamamlayabilirsiniz. Giderek büyüyüp hayat konforunuzu bozmak dışında bir sorun yaşamayabilirsiniz. Tedavi olmak yönünde karar verdiyseniz eğer, çok fazla zaman geçirmemekte fayda vardır. Ameliyata kadar geçen süre içinde de, teknik olarak ameliyati zorlastirdigi ve komplikasyon oluşumunu kolaylaştırdıgi için fitik bağı kullanmamanızı öneririm. Teknik olarak daha küçük boyuttayken müdahale ettiğimizde, hem ameliyat hem de sonrası çok daha kolay oluyor.

Modern fıtık cerrahisinde yamasız onarımın yeri yok. Ben de her onarımda sağ ve sol için farklı üretilmiş, alanın genişliğine göre farklı boyutlandırılmış üç boyutlu yamalar kullanıyorum. Ve hastanın genel anestezi almasına engel yoksa kapalı yani laparoskopik ameliyatı tercih ediyorum. Bölgesel uyuşturma ile yaptığım laparoskopik onarımların sonuçları diğerleri kadar iyi değil.

Hastalarımı genellikle bir gece hastanede yatırıyor, ertesi gün de evde istirahat etmek üzere gönderiyorum. Hastanede kalmak istemeyen hastalarımı da aynı gün evine gönderebiliyorum. 48 saat geçtikten sonra aklınıza gelen tüm bedensel aktivitelere izin veriyorum. Sadece, fren yapmak üzere yaptığınız hareket sırasında ağrı hisseder de refleksiniz gecikir ve kazaya sebep olur diye bir hafta araç kullanmamanızı öneriyorum.

Ameliyattan sonra özellikle çok eski ve büyük fıtıklarda önceden fıtığın olduğu yerde serum toplanabiliyor ve yanlışlıkla hastalığın tekrar ettiği düşünülebiliyor. Bu durumda muayene ve gerekirse radyolojik inceleme ile tekrar etmediğini görüyor, 6 ay içinde kaybolmazsa sıvıyı oradan aspire ediyorum.

Kontroller ameliyattan sonra birinci hafta, birinci ve altıncı ay ve birinci yıl olarak yapılıyor.

Kendi olgularımın bir analizinde tekrar etme oranının % 0,3 ten daha az olduğunu saptadım.